Kayıtlar

2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yüce Rabbim affet bizi...

Resim
Babam Merhum emekli öğretmen Hasan Kültür'ün şiiri   MÜNACAT Dedik altmış, dedik yetmiş, Nefesler hep huya gitmiş. Gençlik çağı hayal olmuş. Yüce Rabbim affet bizi... Aman Rabbim senden himmet. Bu acizi kul kabul et. Nasip kıl bizlere cennet. Yüce rabbim affet bizi... Uyan gafletten ey Hasan, Senin olsa habu cihan. Ecele bulunmaz derman. Yüce Rabbim affet bizi... Dağlardan ağır günahım, Bilmem acep nola halim, Dünya malını neyleyim. Yüce Rabbim affet bizi... Günahım çok sevabım az, Yüce Gaffar sana niyaz. Kayıp ettim bunca namaz. Yüce Rabbim afet bizi.... Sana sığındım Allah'ım, Kapından kovma Benahım. Başka kime arzuhalim. Yüce Rabbim Affet bizi... Huda Rabbim kerem eyle, Tövbemizi kabul eyle. Mezarımı ışık eyle. Yüce Rabbim affet bizi... Azrail salınca pençe, Ruh bedenden ayrılınca, Amel defteri kapanınca, Yüce Rabbi affet bizi... Son yolculuk bitince, D

Geçmişe Özlem

Şöyle bir düşünüyorum da kimler geldi kimler geçti ..... Acaba yeni kuşaklar kaçını biliyor kaçını hatırlıyor. Rahmetli Kara dayı; onun köy kahvesini çaylarını bilmeyen, köy kahvesindeki sohbetlerde bulunmayan var mı? Rahmetli Kurtina Salih kahvehaneye gelir geçer, sobanın yanında ki minderine oturur. Sessizce cebinden tabakasını çıkarır, bir sigara sarar, sonra ağızlığına taktığı sigarasını sessizce içer. Fot Muhammet Amca gür sesiyle olayları anlatması, heyecanı hele de Rus devriminde yaşanan çatışmaları anlatması yok mu değme insan bu kadar heyecanlı ve güzel anlatamaz, anlatırken; olayı gözünde canlandırır insanın... İlyas Çavuş, Nurettin Hoca okul müdürü, Zerbeç Hüseyin amca yanık sesiyle cuma günleri gelir camide ezanı okur, Birde iri cüssesiyle rahmetli Hayri Dayı ya cuma günleri ezan okur ya da camide müezzinlik yapar. Emine Mani köyün Şoför Emine’si, Gülizar Nene, Arif Amca sessiz sakin sabırlı bir nevi ermiş aynı zamanda hayvan dostu kırdığı insan ben duymadım, Çolak Dede doğruluk dürüstlük timsali hile hurda bilmeyen bir piri fani, Hasan Kültür Galyan deresinin hasan hocası, İsmail Kültür. Temel Çavuş bu insanları hatırlayan var mı varsa onlarla ilgili güzel anıları fotoğrafları olan varsa bana ulaştırsın lütfen!..

Arıkaya Köyü

Trabzon ili Maçka ilçesi ne bağlı hem il hem de ilçeye yaklaşık 30 km mesafede; Karadeniz olmasına rağmen pek denizle ilgisi olmayan bir köy. Gençler yüzmeyi ya bilmez ya da derede öğrenir. Arazi engebeli halkın geçim kaynağı tarım ama tarım yapabilecek pek arazi sahibi olduğu da söylenemez çünkü köyün tamamı başka bölgelerdeki bir şahsın arazisi kadar ancak var oda ya taşlık ya ormanlık ya da tarım yapılamayacak derecede eğimli.

Köyün nüfusu aşırı göç nedeniyle iyice azalmış. Okulun öğrenci sayısı benim öğrencilik yıllarımda 130 olduğunu hatırlıyorum ama halkın iş ve aş derdiyle göç etmesi sonucu köyde artık insan kalmamış çok az sayıda yerleşik bulunmakta. öğrenci sayısının iyice azalması nedeniyle taşımalı eğitim yapılmaktadır.

İlkokulda okurken Merhum Nurettin Öğretmen bize köyün adının üst kısımda ormanlarda çokça bulunan arılar ve aşağı kısımda bulunan büyük kayalardan ileri geldiğini arı ve kaya sözcüklerinin birleşmesiyle de Arıkaya isminin oluştuğunu söylemişti.

Farklı bir hikâye de duymadım eğer duyan varsa lütfen bana ulaştırsın.

Çanakkale savaşları sağlık müzesi

İstanbul'daki bazı binalarda gizli işaretler

16. Yüzyılda Katoliklerin baskısından bunalan Protestanlar yeraltına indi ve İstanbul’u merkez seçerek “Gül ve Haç” örgütünü kurdular. İstanbul’da birçok tarihi binanın cephesinin gizli bir yerinde Gül ve Haç işareti vardır. Bu, “Biz burada oturuyoruz” ya da “oturduk” anlamına geliyor.. Örneğin Teşvikiye'deki karşı karşıya iki büyük bina..

Arda Uskan, Takvim gazetesi için sordu, Aytunç Altındal yanıtladı:

İstanbul'un en büyük gizemleri arasında ünlü gizli örgüt Gül ve Haç Kardeşliği de var. İstersen biraz bu konuya yelken açalım...

Gül ve Haç'ın ortaya çıkması 16. Yüzyıla denk geliyor. Parecelsus adlı birinin öğretilerinden yola çıkılıyor. Simya ilminin en önemli isimlerinden biri bu adam.

Bütün Avrupa'yı dolaşan bir gezgin. 1521 yılında İstanbul'a gelip uzun bir süre kalmış. Onun öğretileri Gül ve Haç'ın doğmasına yol açıyor. Yüzyıllardır olageldiği gibi onlar da Katolik kilisesinin korkusundan yer altındalar! Protestanlar ile Katolikler arasındaki savaşın gizli örgütü bu. Tabii bunlar Protestan. Devamı için

Belgeseller

v